4 EKİM HAYVANLARI KORUMA GÜNÜNDE
HAYVANLARI KORUMA KANUNU UYGULAMALARINA KISA BİR BAKIŞ
Ülkemizde hayvan hakları ve refahı konusunda atılan en ciddi adım; 1999 yılında Avrupa Birliği ile imzaladığımız ve 2003 yılında onayladığımız Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesidir. Bu sözleşme bir yıl gibi kısa bir süre sonra 2004 yılında Anayasanın 90 ıncı maddesi gereği kanun haline getirilerek, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu olarak yürürlüğe sokulmuştur. Oysa Türkiye olarak bu sözleşmeden, çok daha önceleri hayvanların hak ve özgürlüklerini temin etmek, soylarının sürdürülebilirliğini sağlamak, onların ıstırap ve eziyet çekmelerini engellemek ve doğal yaşam alanlarını koruyarak hayvan refahını güvence altına almak gibi konularda birçok uluslararası sözleşmeyi imzalamıştık. Bu sözleşmeler 1978 tarihinde UNESCO tarafından ilan edilen ve 1990 yılında 14 madde olarak kamuya açıklanan “Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi”, 1982 tarihinde açıklanan ve 1991 yılında kabul ettiğimiz Özellikle Su Kuşlarının Sulak Alanlarının Korunmasına dair RAMSAR sözleşmesidir. Ayrıca 1993 yılında Dünya Doğayı Koruma Birliğine (TUCN) üye olunmuştur. Bu üyeliğe bağlı olarak, sonrasında Yaban Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslar Arası Ticaretini düzenleyen belge kabul edilmiş, 1984 yılında ise Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarının Korunmasına dair BERN sözleşmesine katılım sağlanmıştır. Bu antlaşmaların ve katılımların sonrasında değişik bakanlıkların mevzuatlarına girecek şekilde yönetmelikler yayınlanmış olsa da, bunlar yeterince kapsayıcı olamamış ve toplumun bu konudaki taleplerini karşılayamamıştır. Tüm bu uluslararası sözleşmeler ve antlaşmalar göz önüne alındığında böyle kapsayıcı bir kanunun yürürlüğe sokulmasında geç kalındığını söyleyebiliriz. Bu süreçte ilgili meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının uyarı ve önerileri kulak ardı edilerek toplumda ayrışmalara neden olunmuştur.
Çiftlik Hayvanlarının Refahına İlişkin Genel Hükümler Hakkında Yönetmelik, Hayvanların Nakilleri Sırasında Refahı ve Korunması Yönetmeliği, Deneysel ve Diğer Bilimsel Amaçlar İçin Kullanılan Hayvanların Refah ve Korunmasına Dair Yönetmelik hükümlerinin titizlikle uygulanması sağlanmalıdır.
TBMM tarafından 2004 yılında kabul edilen 5199 sayılı kanun ve yayınlanan yönetmelikler ne yazık ki geçen 15 yıl süresince hayvan hakları ve refahı konusunda toplumsal hassasiyeti karşılayamamış, (özellikle hayvan hakları ihlalleri konusunda caydırıcı olamaması nedeniyle), dolayısıyla yetersiz kalmış ve 09.07.2021 tarihinde 7332 sayılı kanunla yapılan değişiklik ile daha kapsayıcı hale getirilmeye çalışılmıştır.
Henüz yönetmelikleri yayınlanmamış olan bu kanun düzenlemesinin uygulanabilir olabilmesi için içeriğinde yer alacak idari işlem ve eylemler konusunda toplumun birinci basamak muhatabı olan yerel yönetimler öncelikli yetkilere sahip olmalıdır. Yerel yönetimleri daha fazla ön plana çıkarıcı ve sorumluluklarını arttırıcı uygulanabilir mevzuatlarla yetkileri güçlendirmek gerekir, ancak bu yetki ve icra faaliyetleri merkezi yönetimce denetlenebilir de olmalıdır. Ayrıca konu değişik bakanlıklara dağıtılmadan tek bir çatı bakanlık altında toplanmalıdır.
Hayvan hakları ve refahı konusunda her zaman bilimsel önerilerde bulunan Veteriner Hekim meslek kuruluşlarının yıllarca öneri olarak dile getirdiği Hayvancılık Bakanlığının kurulması bu bağlamda doğru bir karar olacaktır. Böyle bir yapılanma hayvan hakları ve refahının tamamlayıcısı olan ve onların yaşam alanı olan doğa ve çevrenin yani habitatlarının da korunmasını sağlayabilecektir. Örneğini çok yakın zamanda yaşadığımız ve hala çözüme kavuşturulamayan Üsküdar Validebağ korusunda yaşanan olumsuzluklar gibi kamu kurumlarının ya da vatandaşların bilerek ya da bilmeyerek doğaya ve çevreye verecekleri zararlar konusunda kanunlarla korunan hayvan hakları ihlallerinin önüne geçilebilecektir.
4 Ekim Hayvanları Koruma Gününe daha kapsamlı bir kanun ile giriyor olmak umut verici olsa da, bu kanunun daha etkili olabilmesi için ilgili meslek örgütlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının önerileri ve talepleri doğrultusunda kapsamlı çalışmalar yürütmek gereklidir.
Saygılarımızla kamuoyunun bilgisine sunarız.